GerideKalanlar 6 – Are You Syrious?

Artıkişler Kolektifi – 2016 //

Tito’nun doğduğu kasabaya çok yakın, Yugoslavya düşüne çok uzağız. Zagreb’de bizi “söylediklerine göre” son yirmi yılın en büyük protestosu karşılıyor. Avrupa Birliği’ne üyeliğin krizleri çözmediği gibi yeni hükümetin uygulamaları Hırvat halkının damarına basmış. Binlerce insanı kentin meydanında buluşturan refleks, eğitim bakanlığının ders kitaplarına yönelik yenileştirme girişimlerine karşı oluşmuş. Böyle bir nedenle sokağa dökülmek bazılarını şaşırtıyor, en azından bizim temas ettiklerimizi… “Sadece ufacık bir neden olmalıydı” diyorlar, “bardağı taşıran bir damla”.

Yugoslavya kendi içerisinde göç dalgalarını, kısa veya uzun vadeli yaşamış halklardan oluşuyordu, sınırlar insanları yerinden etti. Balkan coğrafyasında yerinden edilen ve başka topraklara göç etmek zorunda kalan pek çoğunun halen hesaplaşmaları sürüyor, arada bir ortaya çıkıveren davalardan biliyoruz deniyor. Elbette yeni gelen göç dalgasını hoş karşılayacak bir halk yok. “Ne de olsa halen kapalı bir toplumuz” diyor Are You Syrious adlı göçmen dayanışma ağından Matija. Afganistan’dan dağları, ovaları yürüyerek ailesiyle göç eden Hasan’ın kent merkezine neden gitmek istemediklerini açıklamasına cevaben. Tramvayda, sokaklarda rahatsız edici bakışların arasında yürüyemediklerini söylüyor Hasan.

Balkan rotası açıkken Yunanistan, Makedonya, Sırbistan’dan sonra 700 bin göçmenin transit geçiş ülkesi olmuş Hırvatistan. Dublin anlaşmasıyla geri dönenler, Balkan rotasının kapanmasıyla kalanlar olmuş, bir süredir Zagreb’de ve civarında devlet gözetimindeki merkezlerde kalıyorlar. Are You Syrious, Zagreb merkezli bir dayanışma ağı. İnternet üzerinde örgütlenen grup, farklı kentlerdeki göçmen kamplarında gönüllü grupları organize ediyor. Aynı zamanda Zagreb’de ve kent çevresinde göçmenlerin hükümet gözetiminde tutulduğu iki ayrı kasabada ihtiyaçları gidermeye çalışıyor. Yaklaşık 400 civarında göçmen bu evlerde tutuluyor. Hukuki süreçten, sağlık giderlerine, entegrasyon ve sosyal ihtiyaçlarına kadar ellerinden geleni yapmaya çalışan onlarca aktivistten oluşuyor AYS. Zagreb’de göçmenlerin kaldığı Hotel Porin’in arkasında ufak ufak başlayan bir bahçe girişimi ve çocuk parkını anlatıyor Matija. “Buraya her gün geliyorum. Bazen sadece sohbet ediyoruz. Geçen haftalarda 350 kişi kalıyordu, şimdi bu sayı 170’e düştü. Son bir haftadır aileleri zorla, kentin 100 kilometre dışındaki kasabaya taşıdılar. Arap göçmenlerin iltica başvurularını reddetti Hırvatistan geçici hükümeti. Elimizden geleni yapıyoruz, özellikle burada kalmak isteyenler için. Arada sırada ortadan kaybolanlar oluyor çünkü genelde burada kalmak istemiyorlar, fakat buradan da geçiş seyrekleşti. Sıklıkla Sırbistan, Macaristan rotasını izliyorlar. İdomeni’nin kapanması ve Balkan rotasının bitişi göç dalgasını pek de değiştirmedi, bu en çok kaçakçıların işine yaradı, sınır köylerinden gruplar halinde geçişler oluyor. İnsan kaçakçıları Sırbistan, Macaristan sınır bölgesindeki telleri kesiyor ve göçmenleri tellerden içeri alıyor. Göçmenlerin tellere dokunması suç unsuru ve hapis cezası alıyorlar. Tellere dokunmadıkları sürece mülteci kabul ediliyorlar. Göçmenleri Hırvatistan’dan İtalya’ya ulaştıran kaçakçı sayısı çok yüksek. Yakalanıp buraya geri gönderilenler tekrar kaçakçılarla anlaşıp tekrar deniyorlar geçişi. Bosna-Hersek üzerinden geçiş göçmenler için direkt bir hat, fakat Bosna çok dağlık bir bölge, bu da büyük bir risk, o nedenle genelde önce Sırbistan sonra Hırvatistan üzerinden geçmeyi tercih ediyorlar. Burada bekleyenlerin yaşam koşulları diğer kamplara göre kısmen rahat. Özellikle İdomeni yakınlarındaki kampların hali çok kötü. O nedenle haftaya ben de Selanik’e gideceğim, gönüllü ihtiyacı çok yüksek orada.”

Zagreb’in 1,5 saat uzağındaki eski sanayi kasabasının girişinde, kapısında özel güvenliğin beklediği misafirhane görünümünde göçmenlerin kaldığı merkez. “Resmi belgeniz yoksa içeri giremezsiniz” diyor görevli. Arkaya dolanıp, tel örgülerin arasından önce birkaç kişiyle konuşuyoruz. Sonra giderek büyüyor grup. “Burası nasıl, yolunda mı her şey” diye soruyor Matija. “Yemekleri Porin’den daha güzel” diyorlar gülerek. Bunun dışında, ne sağlık hizmetleri, ne hükümetten başvurularına bir cevap.

Bekleyiş sürüyor…

http://areyousyrious.org/
https://www.facebook.com/areyousyrious